dini radikalizm və ekstremizmlə mübarizə

TUZAKLARA DİKKAT!

TUZAKLARA DİKKAT!

Şevket Tandoğan 13.05.2020

standogan06@hotmail.com

Terör örgütleri ve fitne odakları, çeşitli pusu ve tuzaklarla güvenlik güçlerimize zarar verdiği gibi, gençleri ve hatta çocukları da zehirlediği görülmektedir. Zaten düşman, çoğu zaman sinsi metotlarla, çeşitli hile ve tuzaklarla arkadan vurmak suretiyle kahpece saldırır, böylece büyük tahribata yol açar. Çünkü düşman namerttir.

Namuslu, inançlı dürüst kimseler genellikle iyiniyetli olduğundan, düşmanın tuzağını bilmez ve tedbir almazlar. Halbuki Müslüman her zaman uyanık ve tedbirli olmak zorundadır. Nitekim Hz.Peygamberimiz: “Harp hiledir” buyururken, “Müslüman bir delikten iki kere ısırılmaz” diye uyarmıştır.

İstikbalimizi emanet edeceğimiz evlatlarımıza çok sinsi ve tehlikeli tuzaklar kurulmuş bulunmaktadır. Onları ağlarına düşürüp körpe dimağlarını zehirlemek suretiyle, menfur emellerine alet etmek için fırsat kollayan düşmanlar mevcuttur. Terör örgütleri, sapık cereyanlar, fitne odakları, zehir tacirleri, namus düşmanları ve daha bir yığın gizli-açık düşman pusu kurmuştur. Hepsinin ortak hedef kitlesi çocuklarımız ve gençlerimizdir. EN ETKİLİ TUZAK MEDYA VE SOSYAL MEDYADIR.

Evlatlarımızı ağlarına düşürebilmek için, tuzak olarak çeşitli imkân ve oltalarına yemler kullanan bu şer odakları; yayınlar, burslar, okullar, yurtlar, sanal örgütlenmeler, paneller vs. ile kapan kurmuş durumdalar. Gençler ve aileler, maalesef bugünlerde gafletinden ya da imkânsızlıktan bu ağlara çok ama çoooook takılmaktadır.

Düşmanlar gerçek yüzünü gizlemek için: Barışçıl, hümanist, cumhuriyetçi, Atatürkçü, yardımsever hatta dindar maskesi altına saklanan çeşitli ajanlar, maşalar, kuklalar, provokatör münafıklar kullanmaktadır. Milletimizi ve ülkemizi karıştırmaktadırlar. Daha açık bir ifadeyle; soğuk savaş yöntemleri ile büyük bir taarruz başlatılmıştır. Hatta iç ve dış düşmanların koordineli saldırdığını düşünürsek, el altından üçüncü dünya savaşının başladığını görürüz.

İşte bu açıdan, aileler gizli tehlikeyi fark edip, çok uyanık ve tedbirli davranmalı. Tuzağa düşmemeli. Hz.Peygamberimiz: “Hepiniz çobansınız, güttüklerinizden sorumlusunuz.” Buyurmuş, Cenab-ı Hak:"Ey mü'minler!

Kendinizi ve ailenizi ateşten koruyun.” Buyurmuştur. Bütün bunlar “Ağaç yaşken bükülür” atasözünü hatırlatıyor.

Neslimizin bizden koparılmak ve rayından çıkmak üzere olduğu alarm zilini duyarak eğitim, öğretim ve kültür alanında gereken her gayret ve fedakârlık gösterilmeli. Neslimiz doğru yerde, doğru zamanda doğru eğitim alırken, millî-mânevî değerlerle teçhiz edilmesi gerekir. Gençleri bekleyen internet ve benzeri tuzaklara dikkat etmelidir. Özellikle gençleri bekleyen üç ciddi tehlike vardır: 1- Kötü arkadaş, 2- Kötü alışkanlıklar, 3- Sakıncalı örgütler. Bunları irdeleyelim:

1- Samimi arkadaş görüntüsü altında kuzu postuna bürünmüş kurtlar, gençlerimizi felakete sürükleyebilir. Arkadaş ortamında zararlı telkinlerle birlikte, gezip eğlenme ve hatalı yakınlaşma ve örgüt ağına kapılma olabilir. Yani arkadaş seçimi son derece önemlidir. Elbette iyi arkadaş da o nispette yararlı ve lüzumludur.

2- Kötü alışkanlıklar maal’esef çok erken yaşlarda başlamakta ve artık önlenememektedir. Sigara başta olmak üzere, okul önlerinde ve üniversite kampüslerinde pusu kuran uyuşturucu tacirleri gençlerimizi zehirlemek için fırsat kollamaktadır. Tiryakilik ve bağımlılık insan hayatını karartan, dengeyi bozan, sigara, alkol ve tüm uyuşturucular herkesi olduğu gibi bil’hassa genç dimağları uçuruma sürükler.

3- Devlet ve Din düşmanı yıkıcı örgütler yıllardır, okul, yurt, dershane, öğrenci evi gibi ortamlarda, genç beyinleri zehirleyerek taraftar toplamakta ve örgüt militanı yetiştirmektedirler. Temiz aile çocukları onların ağına düşünce artık ailelerini terk etmekte ve elden çıkmaktadır.

Sonuç olarak tuzaklara dikkat etmeli: Neslimizi korumak için, dînî ve millî eğitime ağırlık veren okul, yurt ve benzeri kurumları tercih etmelidir. Çocuklarımızın ve tüm gençlerimizin eğitim ya da evlilik benzeri amaçlarla ABD, Avrupa ya da başka yabancı ülkelere yerleşme hevesi önlenmeli, mâ’nevi terbiye ile cennet vatanımız sevdirilmelidir.

TAŞIYLA-TOPRAĞIYLA VATANIMIZ BİR CENNETTİR.

Oxunub: 718
Oxşar xəbərlər
SON XƏBƏRLƏR